Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen “Manisa Toplu Açılış Töreni”ne katılarak, vatandaşlara hitap etti.
Konuşmasına Gaziantep-Nizip kara yolunda meydana gelen kazada hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek başlayan Erdoğan, “Yaklaşık 3 hafta önce Hakan Füzün kardeşimizin cenaze töreni vesilesiyle Akhisar’a geldiğimizde, en kısa sürede Manisa’yı da ziyaret etme sözü vermiştim. Araya salgının da girmesiyle neredeyse 3,5 yıldır sizlerle yüz yüze beraber olamamıştık.” ifadelerini kullandı.
Aldığı resmi rakama göre Cumhuriyet Meydanı’nda 50 bini aşkın Manisalının olduğunu söyleyen Erdoğan, “Tarihin, medeniyetin, üretimin şehri. Efelerin, zeybeklerin, yiğitlerin diyarı Manisa’yı özlemişiz. Fatih, Manisa’da aldığı eğitim ve terbiyeyle İstanbul’u fethetmişti. Biz de Manisa ile birlikte 81 ilimizden aldığımız güçle Türkiye’ye hizmet ediyor, kendimize dünya ile yarışan hedefler belirliyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda, ülkemize kazandırdığımız asırlık eser ve hizmetlerin altyapısı üzerinde Türkiye’yi dünyanın siyasi ve ekonomik olarak en güçlü devletleri arasına sokmakta kararlıyız.” diye konuştu.
“Ülkemizin ve milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmeye talibiz”
Türkiye’nin sadece geçmişi değil aynı zamanda geleceği olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz milletimizin sadece hizmetkarı değil umuduyuz. Biz ülkemizin ve milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmeye talibiz. Bunun için gereken programları çalışan, projeleri hazırlayan sadece biz varız.” dedi.
İnsanların beklentilerine cevap verecek yeni sözleri sadece kendilerinin söylediğini belirten Erdoğan, şunları dile getirdi:
“Dikkat ederseniz karşımızdakiler milletimize geleceği değil sadece geçmişi, yani eski Türkiye’yi vadediyorlar. Ülkeyi ileri götürmek için bir derdi olmayanlar, yapılanları yıkma, başarılanları boşa çıkarma dışında bir çaba sergilemiyorlar. Siyasi istikrar, güçlü iktidar, etkin hizmet peşinde koşmak yerine koalisyonların, krizlerin ve kaosların güzellemesini yapıyorlar. Şimdi buradan sizlere elinizi vicdanınıza koyarak, hafızanızı yoklayarak, şu karşılaştırmaları yapmanızı istiyorum. Biz her evladımızın ana sınıfından üniversiteye kadar her seviyede istediği eğitimi alabilen bir Türkiye inşa ettik. Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, çocuklarımızın üst üste yığılı bir şekilde eğitim almaya çalıştığı, üniversiteye girmenin ayrıcalık olduğu bir Türkiye’ydi. Biz her vatandaşımıza, şehir hastaneleriyle, devlet hastaneleriyle, özel hastaneleriyle en üst seviyede hizmet alacağı bir Türkiye inşa ettik. Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, sağlam girenin hasta çıktığı, her tarafı tel tel dökülen, bırakın doktoru bir kutu ilacı bulmanın bile zor olduğu Türkiye’ydi.”
“Teröristler kaçıyor, biz kovalıyoruz”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçmiş dönemde Savaş Ay’ın programına katıldığını anımsatan Erdoğan, “Hatırlıyor musunuz? Savaş Ay’ın bir programı vardı. Savaş Ay’ın o programında Bay Kemal, orada yanında kuzu kuzu oturuyordu. Ve Savaş Ay sorduğu soruların cevabını alamıyordu. O zaman Bay Kemal, SSK’nın başındaydı. Ve ne dedi? Suçu hemen o zamanın başbakanına attı. Sen ne işe yarıyorsun? Bak biz de şu anda devlet yönetiyoruz. 19 şehir hastanesi, yüzlerce hastanemiz var.” diye konuştu.
Terörle mücadeleye değinen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Biz terör örgütleriyle mücadelemizi oluşturduğumuz güvenli bölgelerle sınırlarımızın dışına taştık. Teröristlerin her an başlarına bomba düşme kabusuyla inlerinden çıkamadığı bir Türkiye inşa ettik. Şu anda Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Bestler Dereler’de biz varız. Teröristler kaçıyor, biz kovalıyoruz. Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, bir köyden ötekine sağ salim gitmenin dahi zor olduğu bir Türkiye’ydi. Biz ülkemizi baştan başa bölünmüş yollarla, otoyollarla, havalimanlarıyla, hızlı tren hatlarıyla donatarak ulaşımın hızlı, güvenli ve konforlu hale geldiği bir Türkiye inşa ettik.”
İstanbul-İzmir arasının 6,5 saatten 3 saat 15 dakikaya düştüğünü belirten Erdoğan, “Şimdi Manisa-İzmir Sabuncubeli Tüneli’ni kim yaptı? Eskiden Manisa-İzmir, ne kadar bir mesafeydi ama Sabuncubeli Tüneli’yle bu kadar kısaldı. Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, yolların delik deşik olduğu, her gün onlarca insanın kazalarda can verdiği, lojistik sıkıntısının üretimi ve ticareti baltaladığı bir Türkiye’ydi. Biz sanayimizi her alanda kendimizle birlikte tüm dünyaya üretim yapacak seviyeye getiren, diğer pek çok husus gibi kendi otomobilini üretecek kabiliyete kavuşturan bir Türkiye inşa ettik.” ifadelerini kullandı.
Bu yılın sonunda yerli otomobilin üretime geçeceğini söyleyen Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, sanayileşme adına Anıtkabir’in bayrak direğinin ipini üretmekle övünen bir Türkiye’ydi. Biz, savunma sanayimizin dışa bağımlılığını, geldiğimizde yüzde 20 yerliydi ama şimdi yüzde 80 yerli hale getirdik. İstiklalimizi ve istikbalimizi garanti altına alan bir Türkiye inşa ettik. Şimdi İHA’larımız var, SİHA’larımız var, Akıncılarımız var ve terör örgütlerini bunlarla inlerinde vuruyoruz inlerinde. Bu şimdi teröristleri rahatsız ediyor, Bay Kemal’i de rahatsız ediyor, terör örgütlerini de rahatsız ediyor. Onların ‘iyi’ dediği Türkiye, bırakınız geleceğine güvenle bakmayı, en temel askeri ihtiyaçlarını bile karşılamak için rekabet ettiği ülkelerden medet uman bir Türkiye’ydi.”
Türkiye’nin geçmişte toplu iğneyi bile üretemediğini belirten Erdoğan, “Şimdi tüfeklerimiz, elhamdülillah İHA’larımız, SİHA’larımız, Akıncı uçaklarımızı üretiyoruz.” ifadesini kullandı.
Deprem ülkesi olan Türkiye’deki yapıların yüzde 60’ını dönüştürerek, insanları daha güvenli evlere kavuşturan bir Türkiye inşa ettiklerini belirten Erdoğan, depremde yıkılan İzmir, Bergama, Bornova’yı aylar içerisinde yeniden inşa ettiklerini anlattı.
Van, Bingöl depremlerinde yerle yeksan olan her yeri yeniden inşa ettiklerini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Kütahya Simav’ı biz inşa ettik mi? Bakın Gölcük’te, Sakarya’da CHP’nin iktidarında maalesef aylar geçti buralar inşa edilemedi. Ama biz geldik bunları da inşa ettik. Onların iyi dediği Türkiye, 1999 depreminde aylarca yıkıntılara dahi ulaşmayı başaramayan bir Türkiye idi. Biz sulamadan modernizasyona, tohumdan gübreye kadar her alanda aldığımız tedbirlerle tarımsal hasıla da Avrupa’da ilk sıraya, dünyada ilk 10’a çıkarmış bir Türkiye inşa ettik. Onların iyi dediği Türkiye verimsiz ve kurak topraklarda sadece kendi ihtiyacını karşılamaya çalışan alternatifini bulanın toprağını terk edip, geçimini başka işlerde aradığı bir Türkiye idi. Biz siyasi diplomatik ve askeri gücüyle dünyanın saygısını kazanmış, bölgesinde kendi çıkarlarını kararlılıkla savunan, kendi vatandaşlarının güveni, dostlarının umudu haline gelmiş bir Türkiye inşa ettik. İki gün önce neredeydim? Ukrayna’da. Bir hafta önce neredeydim? Soçi’de. Ne için? Dünya barışını tesis edelim diye. Biz bu yolda dünya barışı için varız. Savaş için değil barış için varız ama bu ülkede maalesef savaş için gayret sarf ederler yok mu? Var. Onların da kimler olduğunu gayet iyi biliyoruz. Onlara da gereken dersi Manisa, 2023 Haziran’ında vermeye hazır mı?”
Akşener sokağa indi, bir dokundu bin ah işitti: Kurtarın bizi…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.